15 Aralık 2014 Pazartesi

DİN FELSEFESİ

Din Felsefesi dinin kendiliğinden varoluşsal hareketi için bir tür rasyonel bir meşrulaştırma sağlar. KutsallıkTanrıkurtuluşibâdetkurbanduavahiyayin ve sembol gibi dinler tarihinin temel konularını analiz eden din felsefesi; dinin, dini tecrübenin ve onun ifadesinin doğasını belirler. Din felsefesi dini konu edinen, dinin insanın var oluşunun kaynağı, insanın doğasının ve kaderinin kaynağı ve değerleri ile ilgili sorunları ele alarak sorgulayan felsefe disiplinidir.
Din felsefesi yapmak, dinin temel iddiaları hakkında rasyonel (akılcı), objektif (nesnel), kapsamlı ve tutarlı bir biçimde düşünmek ve konuşmaktır. Dini ele alan tek disiplin din felsefesi değildir. Teoloji (tanrıbilim, ilâhiyat) de aynen din felsefesi gibi dini ve Tanrı'yı konu alır. Ama bunu yaparken belirli bir dinin kutsal kitabınapeygamberlerine ve dinâlimlerinin görüşlerine sadık kalarak bunları esas alır. Ama din felsefesinde böyle bir zorunluluk bulunmamaktadır.
Teolojinin en önemli amacı belirli bir dini temellendirmek, açıklamak ve o dinin inananlarının inançlarını güçlendirmeye çalışmaktır. Bundan dolayı her dinin teolojisi olabilir. Yahudi teolojisiHıristiyan teolojisiİslam Teolojisi vb.

Din felsefesinin temel kavramları

Din felsefesinin temel soruları

a) Tanrı'nın varlığı sorusu

Tanrı var mıdır, yok mudur? Onun varlığını ya da yokluğunu gösteren bir takım kanıtlar gösterilebilir mi?

b) Tanrı'nın temel niteliklerinin tanımlanması sorusu

Tanrının evrene aşkın ya da içkin olduğuna ilişkin yaklaşımlar görülür. Tanrı’nın ebedi ve ezeli oluşu, her şeye gücünün yetmesi, yaratılmamış olması, her şeyi bilmesi gibi nitelikleri üzerinde durulur.

c) Evrenin yaratılıp yaratılmadığı sorusu

Evren yaratılmış bir varlık mıdır? Yoksa yaratılmamış (ezeli ve ebedi) bir varlık mıdır?

d) Vahiy imkânı sorusu

Tanrı vahiyle insana bir takım bilgiler verebilir mi?

e) Ruhun ölümsüzlüğü sorusu

Ölüm bir son mudur? Yoksa ölümden sonra bir hayat var mıdır? Sorularına cevap aranır.

Tanrı'nın varlığına ilişkin farklı yaklaşımlar

1) Tanrı'nın varlığını kabul edenler

a) Teizm
Bütün varlıkların yaratıcısı olan bir Tanrı'nın var olduğuna inanmaktır. Bu yaklaşıma göre Tanrıevren ve canlılar ile sürekli ilişki içerisindedir. Teizm'e göre Tanrı vardır ve Tanrı'nın insanları doğru yola sokmak için insanlığa göndermiş olduğu peygamberler ve dinler vardır. Teizm dar anlamda tek bir Tanrı'ya inanmak anlamına gelen monoteizmeeşitlenir. Monoteizm tek bir Tanrı'ya inanmak, Politeizm ise birden fazla Tanrı'ya inanma anlayışıdır. Tanrı'nın varlığını kabul eden diğer inanışlar DeizmPanteizm ve Pan-enteizm'dir. Teizm'i bu inançlardan ayıran nokta, tanrının insanlara din gönderdiğine inanılmasıdır. Bu sebeple Teizm'de Tanrı dışında, peygamberkutsal kitapvahiymelekcin,şeytanibâdetsevapgünâhkıyametahiretcennetcehennem ve kader gibi kavramların hepsi yer alır.
Teist düşünürler Tanrı'nın var oluşunu akıl yoluyla açıklamak ve temellendirmek için bazı kanıtlar geliştirmişlerdir. Bu kanıtların başlıcaları:
Ontolojik Kanıt: Bu kanıtın temelinde Tanrı “kendisinden daha mükemmeli tasarlanamayan” varlıktır, düşüncesi vardır. Bu kanıt Tanrı'nın var oluşunun en yüksek varlık olarak tanrı tanımından zorunlu olarak çıktığını kabul eder.
Kozmolojik Kanıt: Kozmolojik kanıt evrenin varlığından Tanrı'nın varlığına gitmeye çalışan kanıttır. Bu kanıtın temelinde nedensellik ilkesi yatar. Kendisinin nedeni olmayan varlık tanrıdır. Nedenler zincirini başlatan varlıktır.
Düzen ve Amaç Kanıtı: Bu kanıt doğal dünyaya baktığımızda her şeyin kendi işlevini yerine getirecek şekilde en ince ayrıntısına kadar düzenlenmiş ve ayarlanmış olduğunu göreceğimizi belirtir. Buda düzenleyen tanrının varlığının kanıtıdır.
b) Deizm
Deizm iki temel ilkeye dayanır. Tanrı vardır, ama evrene hiçbir müdahalesi olmayan bir varlıktır. İnsan akla ve bilme güvenmelidir. İnsan evreni akıl ve bilimin ilkelerine göre açıklayabilir. Bu sebeple Deizm'de Tanrı dışında teizm'de yer alan dinsel kavramların hiçbiri yer almaz. Aristotales, J. Lock, Newton, J.J. Russo, Voltaire önemli temsilcileridir.
c) Panteizm
Tanrı-Evren ikiliğini reddeder, Tanrı'nın her şeyi içerdiğini dolayısıyla doğanın ve insanın bağımsız varlıklar olmadığını öne süren bir yaklaşımdır. Panteizm'e göre Tanrı ve evren bir bütündür. Spinoza, G. Bruno temsilcileridir.
d) Pan-enteizm
Panteizm'de olduğu gibi evrenin kendisinin Tanrı olduğunu, panteizmden farklı olarak ilk devindirici olan tanrının evren ve tüm varlıkları özünden yarattığı ve evrene aşkın, evrenin bilincinde mutlak ve değişmez bir varlık olarak egemen olduğu inancıdır. Panteizmde her şey Tanrı'dır. Panenteizmde ise, her şey Tanrı'dan sudur etmiştir (oluşmuştur). Ruhun tek amacı, oluştuğu Tanrı'ya dönmektir. Bunun da yolu tek evrensel yasa olan evrim/tekamül'den geçmektir.

2) Tanrı'nın varlığını kabul etmeyenler

Ateizm (Tanrıtanımazlık): Tanrı'nın varlığını reddedenlerin görüşleri ateizm kavramı ile açıklanır. Ateistler tanrının varlığını reddederken şu kanıtları kullanırlar:
Kötülük Kanıtı: Tanrı olsaydı kötülük olmazdı. Evrende bir kötülük mevcutsa tanrının varlığından söz edilemez.
Madde Kanıtı: Madde olduğuna göre maddi olmayan bir tanrını varlığından söz edilemez.
Toplum Kanıtı: Hayata düzen veren tanrı değil toplumun kendisidir şeklindeki düşünceyi kabul ederek tanrıyı ret eden anlayıştır.

3) Tanrı'nın varlığının veya yokluğunun bilinemeyeceğini öne sürenler

Agnostisizm (Bilinemezcilik): Bizim tanrıya ilişkin bir bilgiye sahip olamayacağımızı, dolayısıyla var olduğunun da var olmadığının da kanıtlanamayacağını savunan öğretinin adıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder